“Yönetemeyen neden yönetemez?” diye bir soru sorup. Düşünelim. Bakalım ne görürüz? Öncelikle. Yönetemeyenlerin hepsinin. Yönetici olmaya. Yönetmeye. Çok meraklı olduklarını görürüz. Ama. Farklı farklı sebeplerle. Başka ne görürüz? Şunu da farkederiz ki. Bunlar tek bir tür değildir! Çeşitleri vardır. Bazıları sahiden beceriksizdir. Ve işleri. Yüzüne gözüne bulaştırır. Bazıları ise doğrudan kötüdür. Işi değil. Kötülüğü organize eder. Bazıları iş ahlakı olmadığından yönetemez. Kimileri ise. Gerçekten şaşırtıcı ama. Yönetici olduğunun bile farkında değildir… Düşününce. Yönetemeyenleri. Kısaca. Üç ana başlık altında toplayabiliriz sanki.

İlki. Yönetme yeteneği olmayan. Ama yönetici kişiliği olanlardır. Bunlar “beceriksizler” sınıfını oluştururlar. Evet bunlar. Faydalı olmak isterler. Diğerlerinin yararı için çabalarlar. Doğrudur. İçlerinde kötülük yoktur. İyi niyetler taşırlar. Davranışları ile örnek olurlar. Ayrıca da çalışkan olup. Sorunları çözmek. Bir şeyleri daha iyi yapmak için. Uğraşıp durur. Çalışır çabalarlar. Ancak. İş yapmakta beceriksizdirler. İşleri ve insanları yönetmede. Yetersiz kalırlar. Sonuç almada tıkanırlar. Ve nihayetinde. Başarısız bir görüntü verirler. Bunu farkedince de. Görevlerinden ayrılacak. Fazilete sahip olduklarını unutmamak gerekir..

Diğer bir grup. Ne yönetme yeteneği ne de yönetici kişiliği olmayanlardır. Bunlar, “zararlılar” sınıfını oluştururlar. Kişisel çıkarlarını ön planda tutarlar. Bireysel amaçlarına ulaşmak için her tür aracı kullanmaktan çekinmezler. İş ahlakı kaygılarına sahip değildirler. Olumsuz örnekler oluştururlar. Kurum kültürüne zarar verirler. Ayrıca. İşleri yönetmede beceriksizdirler. İşler ayaklarına dolaşır. Yüksek hırsları. Başarı arzuları vardır. Ancak yetersizlikleri nedeniyle. Ve yerlerinden olmamak için. Yalan, aldatma, algı oyunları .. vb iş ahlakı dışı yollara başvurmak zorunda kalırlar. Hem iş sonuçları. Hem de kurum kültürü açısından zararlı olurlar. Ama gün gelir. Ve başarısızlıkları ortaya dökülür saçılır. İşte o zaman da. Zorbalık başlar. Tam da o noktada. Cladius Cladianus’ un dediği gibi: “Başı arşa değmiş bir cüceden daha zalimi yoktur”.

Yani siz siz olun. Cücelerin başını. Arşa değdirmeyin!

Bir başka grup. Yönetici yeteneği olan. Ama Yöneticilik kişiliğine sahip olmayanlardır. Bunlar,  “tehlikeliler” sınıfını oluştururlar. Çünkü. Kişisel çıkarlarına dayalı. Kötü niyetler taşırlar. Ve daha da önemlisi. Kötü düşünce ve duyguları sonuca ulaştırabilecek. Yönetme yeteneklerine. Ve de kurnazlıklarına sahiptirler. Sadece işleri değil. Kötülüğü de. Organize edip yönetebilirler. Bunun yanısıra. Yönetmedeki yeteneğin oluşturduğu iyi görüntüler. Ve olumlu sonuçlar. Kişisel karakter ve davranışlardaki bozuklukları. Bir süreliğine örtüp perdeleyebilir. Hatta iyi görünen. Ama aslında geçici olan. İş sonuçları bir erdem sanılır. Bu durumda. Ahlaki kötülüğü. İki yüzlülük ve çok yüzlülükle gizlemek kaçınılmaz olur. Bu sebepledir ki sorar Jean de la Bruyere: “Erdem kılığına girmemiş ondan destek almamış kötülük var mı?” diye. Sonuçta. Kurum. Farkedilemeyen uzun vadeli zararlara uğrar. Zararlar farkedildiğinde ise. Geriye dönüş ve telafi mümkün olamayacaktır.

Yönetemeyenlere dikkat! Belirtileri hemen görünmez ama… Biliniz ki.

Yönetememek bulaşıcı bir hastalıktır. Yönetemeyenler yönetemeyenleri seçer. Bu başladığında. Giderek yayılır. Ve kurumda “salgın” başlar. Yönetememe salgını… Yönetemeyenler yönetenlere karşı. Bir klik oluşturur. İttifak kurar. Eğer ki. Bu salgına karşı bir önlem alınıp. Cepheleşme önlenemez ise. Bu kez. Dışardan bu kuruma “göç” başlar. Yönetemeyenlerin göçü. Ve. Bir nokta gelir. Yönetemeyenler kurumu ele geçirir. Ve çeteleşir. Bu durumda artık. Güç savaşları. Yönetemeyenler arasındadır. Yönetemeyenler yönetemeyenlere karşıdır. İşte bu da. Bir “afet” tir. Mızraklar çuvala sığmaz! Kurumda. Zarar depremi. Borç seli. Nakit yangını. Ve her tür. “Ahlak iflası” görünür olur.

İşte o zaman. Kurum. İster şirket olsun. İster Devlet olsun. Ne olursa olsun. Yönetilemeyen o kurum. Yönetemeyenlerin kurumu.

Tükenmek üzeredir…

Devamı gelecek >>

Önceki yazı: Yönetemeyenler 1 – Boşluk

İzleyen yazı: Yönetemeyenler 3 –