Mektep 6 – Yalnızlık sınavı

 

Mektepteydim. O büyük okyanusta. Meçhule doğru yol alıyordum. Bir bilinmeze. Ve tek başımaydım. Mektepteki ilk sınav buydu sanırım! “Yalnız olma sınavı”. Böyle de sınav olur mu demeyin! Olur! İlk kez karşılaştığımız herşey. İlk yaşadığımız her şey. Bir sınavdır bu hayatta. O kadarla kalsa iyi. Dahası da var. Hayat önce sınav yapar. Soruları da sonra sorar. Üstelik, soruları da bize sordurur. O gün düşünememiştim. Ama bugün düşünebilirim. Yalnızlık sınavımdaki soru neydi acaba?

Okumaya devam et –>

Bu soruyu bulabilmek hiç de kolay değil. Yıllar öncesine dönmek. Yalnızlık günlerimi anımsamak. Kolay mı? Ama, hatırlamaya çalışayım. Başlangıçta hepimiz kendi yalnızlığımıza kapanmıştık. Öyledir sanırım. İç dünyamızda geziniyorduk. Duygularımızın kılavuzluğunda. Hissedemiyorduk diğerlerinin varlığını. Günlerin geçmesi gerekti. Birbirimizin farkına varabilmek için.

Ben de içime dönmüştüm. Yalnızlığı yaşıyordum. İlk kez. Anlamaya çalışıyordum. Arkadaş olmaya çabalıyordum yalnızlığımla. Acemice de olsa. Zamanla şunu farkettim. Aslında tek başıma değildim. Sağıma soluma bakmaya başlayınca, herkesin bu yolculuk içinde olduğunu gördüm. Herkesin kendi bilinmezi vardı. Benim gibi. Ve oraya doğru yola koyulmuşlardı. Tek başlarına. Çoğumuz bu yalnızlık sınavındaydık muhtemelen. Hepimiz. Daha önce yalnızlık yaşamamış her çocuk.

Herbirimizin kendi meçhulu vardı. Çocuk aklımızdaki sorularımız yani. Cevabı olmayan sorular. Ama sonuçta hepimiz aynı teknenin içindeydik bu koca okyanusta. Aynı sınıfın içindeydik. Teneffüs zilini aynı özlemle bekliyorduk. Aynı koridorlardan koşuyorduk yemekhaneye. Yataklarımız yan yanaydı. Aynı topun peşinde zıplayıp duruyorduk ders aralarında. Aynı hocaları izliyorduk sınıfta. Farkında bile olmadan, güle oynaya, bilinmezin yolculuğuna çıkmıştık. Düşünüyorum da, aslında hepimizin meçhulu tekti. Aynı izin üzerindeydik. Ve birlikte ilerleyecektik. Henüz bunu görememiştik. Ama, farkettiğimiz an, yalnızlıklarımızı da aşmış olacaktık.

Aştık da. Ben de aştım. Gün geldi bu yalnızlık, küçük adımlarla, sessizce beni terketti. Hemen olmadı. Ama oldu. Nasıl olduğunu anlamadım. Bu yalnızlığın yerini, yavaş yavaş, bir aile, bir mahalle tadında yeni bir duygu kapladı. Bu duyguyu günbegün hissettim. Yaşadım. İç dünyamın en derin köşelerinde. Hepimiz yaşadık bu geçişi. Şimdi görüyorum ki, yalnızlık sınavının sorusu da bu geçişte gizliymiş. Hatta cevabı bile. Nedir derseniz! Bunu ben söylemeyeyim. Bana düşmez. Bunu Fransız düşünür Michel Foucault söylesin. O kadar güzel ifade etmiş ki : “Eğer bir kişi yalnız olmayı beceremiyorsa, başkalarıyla bir arada olmayı da beceremez“.

Yalnız olmayı becermek nedir derseniz. Kendi kendisine ulaşabilmektir bence. Kendisiyle bir arada olabilmektir. Düşünüyorum da, kendisine yetemeyen, başkalarıyla arasına nasıl bir yol açabilir ki? Kendi iç dünyasını zenginleştirememiş birine, başkaları nasıl ulaşabilir ki?  Yalnız olmak, birlikte olmanın karşıtıdır. Hayatta herşey karşıtlarıyla bir anlam taşır. Geceyi bilmezsek, gündüzün değerini anlayamayız. Acı olanı tadamamışsak, tatlı olanı kavrayamayız. Bunlar gibi, eğer yalnızlıkla da başedip onu hissedememişsek, başkalarıyla birlikte olmayı nasıl anlamlandırabiliriz.

Bu demek değil ki, yalnız olmayı becerebilen herkes, başkalarıyla bir arada olmayı da becerecek. Yalnızlığına gömülüp kalanlar da olabilir şüphesiz. Aynı şekilde, yalnız olmayı becerememek, başkalarıyla bir arada olmaya engel değil tabii ki. Ama, bu yan yanalık, “bir” olmayı sağlayabilir mi? Olsa olsa, başkalarına duyulan ihtiyacı karşılar. Beklentilerle sınırlı kalır. Paylaşılan tek şey “mekan” olur.

Sınav sorusu buydu: yalnız olmayı becerebiliyor muyduk? Becerebilecek miydik? Her sınavdan sonra sorulur ya: “Sınav nasıl geçti?” diye. Şimdi, merak ediyorsunuzdur. Yalnızlık sınavımız nasıl geçti acaba? Evet, ben de merak ediyorum. Kendi kendime de soruyorum: “Biz bu yalnızlık sınavından geçtik mi?

İlk günlerdeki derin bir yalnızlıktan yola çıkıp da.. Adım adım.. Bugün, yıllar sonra bile bitmeyen bir arkadaşlığa doğru ilerleyebilmişsek eğer…

Varın siz karar verin!

Geçtik mi?

Devamı gelecek >>

Önceki yazı: Mektep 5 – Okyanus

Sonraki yazı :

Mektep 6 – Yalnızlık sınavı” üzerine 2 yorum

  1. Sevgili Haluk,
    Sınavının sonucunu ne oldugunu merak ediyorsan, cevabi 11 eylül saat 19.00 Piont Otel Barbaros, kat 18 de.

    Sınıfdasın ERSEN KIRALP

    Beğen

Yorum bırakın