“Anacım hep derdi ki oğlum seni bir bahar günü doğurdum”….. Bu bir 19 Mayıs günü niçin olmasın?” / Mustafa Kemal Atatürk
Aynı gemide miyiz?
İki gemi var. İstanbuldan yola çıkan.
Birisi Bandırma vapuru. 19 mayıs 1919 … Samsuna giden. Karadenizde.
Diğeri ingilizlerin Malaya zırhlısı. 21 kasım 1922… Malta ya giden. Akdenizde.
İkisinde birden olabilir miyiz?
Tabii ki olamayız!
Ama isteyenler. Bazıları. Tabii ki. Gemiler yolda iken.
Denize atlayıp yüzebilirler. Gemi değiştirmek için… Atladılar da..
Ya Karadenize atlayıp…. Akdenizde. Maltaya doğru yüzmek….
Ya da Akdenize atlayıp….. Karadenizde. Samsuna doğru yüzmek…
Herkesle, Aynı gemide olabilir miyiz?.
Olabiliriz.
Ama. Aynı anda. İki gemide birden.
Olamayız!
Ya Bandırma’da. Bazılarımız.
Ya da. Malaya’da. Bazı diğerleri.
Kimileri de.
Dalgaların arasında… Çırpınıp duruyorlar.
Şimdi düşünelim!
Bu iki gemidekilerin. Evet onların.
Birbirlerine karşı “yumuşamaları” mümkün mü?
İlişkileri “normalleşebilir mi?”
Bilemem!
Ama, görünen şu ki.
Ya Malaya zırhlısı dümenini, Samsuna döndürecek.
Ya da, Bandırma vapuru Maltaya dümen kıracak!
Yani, her durumda. Yapılacak tek iş.
Dümen çevirmek!
