Yönetemeyenler 5 –  Çıkmaz Sokak

Nereye gittiğinizi bilmiyorsanız, ne yaptığınızın da önemi yoktur

Lewis Caroll (1832 – 1898)

Yönetici. Her şeyden önce. Bir düşünürdür. Yönetici, bir “konuşan” değil! Bir “yapan” değil. Öncelikle. Bir “düşünen” dir! Düşünmesini bilmeyen. Düşünmesini beceremeyen. Yönetici olamaz! Evet. Yönetici düşünür ama. Öte yandan. Yöneticiyi yönetici yapan. Düşünüyor olması değildir! Yöneticiyi yönetici yapan. Neyi düşündüğü. Düşüncelerini hangi amaç doğrultusunda kullandığı. Düşüncelerinin odağına. Neyi yerleştirdiğidir!.. Nedir bu derseniz eğer…

Okumaya devam et

Yönetemeyenler 4 – Şifre

Evet! Her şey düşünce ile başlar. Bir yönetici için de. En temel yetenek. “Düşünme yeteneği“ dir. Çünkü. Eğer bir yönetme gücü aranıyorsa. Bunu besleyen kaynak. Düşünce gücüdür.. Düşünce gücüne sahip olamayanlar. Yönetme gücünü bulamazlar! Peki. Bir yönetici düşünme gücünü. Esas olarak. Hangi amaçla kullanır? Düşünme gücünü. Esas olarak. Neye odaklar? Tabii ki. “Sonuç” almaya! Beklediği sonuçlara ulaşmaya! Odaklar. Onun asli görevi bu!.. Tamam. Peki düşünceleri hayata geçirip. Bu Sonuçlara ulaşmak için ne gerekir? Harekete geçmek. Çalışmak. Yani eylem… Bu da tamam. Ama sorun şu ki….

Okumaya devam et

Eureka!

Karnınız aç. Cebiniz boş. Yolda yürürken. Bir torba domates tohumu buluyorsunuz. Sevinçten havalara uçuyorsunuz. Kaderim değişti. Artık karnım doyacak diyorsunuz. Yakınlarınıza haber veriyor. Açlık bitti! diye haykırıyorsunuz…!” Sonra. Tohumları torbadan çıkarıp. Bir betonun üstüne serpiyorsunuz. Ve domateslerin olmasını beklemeye başlıyorsunuz. Bekleyin bakalım. Domatesler ne zaman olacak! Olacak mı?

Okumaya devam et

Yönetiminherşeyi 8 – Lokma

 

Bir lokma. Atarız ağzımıza. Çiğneriz. Sonrasında. Neler olur neler! Önce. Tükürük salgıları. Hamur gibi yoğurur lokmayı. Ardından. Yemek borusundan yolculuk. Ve mideye iniş. Midede. Asitli su ve enzim banyosu. Sonra üç metrelik bir yolculuk. İnce bağırsakta. Lokma besin olur. Her besin kimyevi maddelere ayrılır. Çeperlerden emilir. Kana karışır. Her madde işe yarayacağı organa gider. Göze. Kalbe. Ciğere. Kalanlar posadır. Kalın bağırsağa. Oradan da dışarı. Tüm bu işler 24 saatte tamamlanır. Lokma sindirilir. Bu lokmadır insanı yaşatan. İnsanın yaptığı. Sadece çiğnemek. Ötesi sistem.

Organizasyonların lokması bilgidir. Bilgiyle beslenir kurum. Bilgiyle yaşar. Eğer sindirilirse. Bilgi fikir olur. Fikir kararı yaratır. Karar eylem olur. Eylem sonuç verir. Ne zaman ki sonuç fayda üretir. İşte o an. Bilgi sindirilmiştir. Basitçe söylersek: Bilgiyi sindirecek sistemler yoksa. Ve beyinler kendi aklıyla düşünmüyorsa. Bilgi posadır. Hazımsızlık yapar.