Yönetiminherşeyi 3 – Tohum

 

Alalım bir avuç tohumu. Serpiştirelim yere. Ne elde ederiz? Meyva mesela. Eğer ki, yer topraksa. Ama ya yer betonsa. Ne elde ederiz? Hiçbirşey! Sadece çürümeye terkedilen tohumlar. Şirketlerdeki, “insanlar” için de durum budur. Eğer ki, hiyerarşi sütunlarını dikip… Yoğun çalışma betonlarını da döktünse katmanlara. Bir de buyurgan tavırlarla çelik ağlar örüyorsan aralara. Ne diyeyim? Sen insanı unut. Onun bilgilerini, tecrübelerini, becerilerini ve yeteneklerini. Hepsini unut. O artık, sadece söyleneni yapar. Yazılana uyar. Sen de yönetirim sanırsın. Hiç uğraşma. Bağlılık anketleri. Doğum günleri. Hatta kariyer. Hatta ücret bile. Boşuna çaba. Basitçe söylersek: İnsan yönetilmez. O kendisi yönetir. Sahipolduklarını. Yeter ki, sen yönetici, uygun ortamı, uygun iklimi yarat.

Yönetiminherşeyi 3 – Tohum” üzerine 2 yorum

  1. Çoğu zaman bir organizasyonu oluşturan çalışanlar, kendilerini bireysel görevleriyle sınırlı tutarlar. Görevlerinin, grubun ortak başarısını nasıl etkilediğinin farkında değillerdir veya görmezden gelirler. Bunun nedeni, parçası oldukları organizasyonun, ortak başarıyı açıkça tanımlanmamış olması olabileceği gibi, şişirilmiş egolarıyla kendi fikirlerini elemanlarına kabul ettirerek onların düşünmelerine izin vermeyen, her sorunu kendileri çözmek zorundaymış gibi hisseden, çalışanlarının ihtiyaçlarını, hedeflerini ve sorunlarını dikkate almayan yöneticilerdir. Bunun panzehiri, çalışanlarına önemli olduklarını hissettiren uygulama ve yaklaşımlar içinde olan, gereksiz ayrımcılığın önüne kesen alçak gönüllü liderlerdir.

    Beğen

  2. Ne ekersen onu biçersin. Toprağa ekersen, toprak sana misliyle verir. Mevlana ne demiş; Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol… Bir elmadan kaç tane tohum çıkar? Her bir tohum elma ağacı olduğunda o ağaçta kaç elma yetişir? O elmalarda kaç tohum vardır? Saksıya ekersen bu mucize hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir. Liderin en önemli özelliklerinden birisi alçak gönüllü olmasıdır. Aynı toprak gibi. Ne yazık ki Türk şirketlerinde alçak gönüllü ve dürüst olmak prim yapmaz. Alinin külahını Veliye Velininkini de Aliye giydirenler makbuldür. Bağırıp, köpürenler, küçük dağları ben yarattım diyenler, egosu tavana vuranlar gözde olur.

    Beğen

Yorum bırakın